26 Ağustos 2015 Çarşamba

ATÖLYEDE SON HAFTA

Atölyede son hafta deneyimlediklemizi toparlayarak sunum için hızlandık ve bazı çalışmaları hepbirlikte, bazılarını grup projeleri olarak ortaya çıkardık.

HATALARDAN SANAT ÇIKARMAK: ”AŞAĞIDA NELER OLUYOR?”

Bu yıl ”Özgürlük” Mekanı Kentler adıyla düzenlenen atölyede bir yan ürün ortaya çıktı. Atölye ekibi odanın tavanında dökülmüş olan sıvayı göstermek, fark ettiklerini söylemek için, küçük bir sanatsal dokunuşta bulundular.

Atölye sürecinin başından itibaren tavandaki dökülmüş sıva dikkatimiz çekiyordu ve bu bizi rahatsız ediyordu. Sıvanın altında kalmış gri beton yüzey bir derinlik oluşturuyordu. Bulunduğumuz katın üst katında bulunan teras bize üst katla alt katın ilişkisini düşünmeye yöneltti ve genç yürütücümüz bu derinlik sayesinde sanki yukarı kattan aşağıya bakarmışçasına Esra Oktay öncülüğüyle  herbirimizin fotoğrafını çekerek sıvası dökülmüş tavana yerleştirdik.

Binanın 2. katında çalışan atölye ekibi olarak, tavanın bir izolasyon problemi sonucu sıvası dökülmüş olan kısmına, sanatsal bir dokunuşla küçük bir müdahalede bulunduk. Dökülmüş olan sıva, altından bir başka malzemenin görünmesiyle birlikte bir derinlik oluşturuyordu: pürüzsüz beyaz alçı sıvanın içinden açığa çıkan dokulu, gri beton yüzey… Üst katta bulunan terasın, atölyenin bu kısmında yer almasıysa; bu problemin kaynağına ilişkin açıkça fikir veriyordu.Öncelikle, açıklığın boyutları ve şekli tespit edildi ve her bir katılımcı, oradan aşağıya nasıl bakardım, atölyeyi, çalışmalarımızı nasıl gözlerdim, diye düşünerek poz verdi. Fotoğraflar doğru ölçeğe getirilerek, açıklığa uygun bir kompozisyon oluşturuldu. Alınan çıktı kesilip biçildikten sonra sıra uygulamaya gelmişti. Yapıştırma işlemi, tavanın dokulu ve halen dökülmekte olan yüzeyine uygulanacağı için, doğru yapıştırıcı malzemeyi bulmak ve uygulamak çok kolay olmasa da başarıyla sonuçlandı. Resimler tavana yapıştırıldı. Uygulama aşaması ve sonrası fotoğraflanan süreç kısa bir video haline getirilerek diğer atölyelerle paylaşıldı.

Tasarım Ekibi: Şeyma Say, Dilay Dinç, Ceren Doğan, Selin Cengiz, Haluk Dibekoğlu, Zeynep Durmaz, Ezgi Aydoğan, Yılmaz Değer, Delal Başeğmez, Derya Kurtuluş, Ahmet Beykan, Tuğçe Çevik, Oğuz Ayata, Nur Kayalı, Eser Yağcı, Z.Esra Oktay, Aylin Kartal, Efe İnce, Gülnaz Güzeloğlu
 (Kaynak:
http://kot0.com/hatalardan-sanat-cikarmak-asagida-neler-oluyor/) 

  Atölye arkadaşlarımın perşembe pazarından topladıkları kullanılmayan-eskimiş, perpaya ait materyallerle yapmış oldukları maket

Atölye süreci boyunca yaptıpımız gezilerin etkisiyle de tarihi perşembe pazarının yok edilmeye yüz tutmuş olduğunu tartışıyoduk. Arkadaşlarım buna dikkat çekmek amacıyla per-pa dan Galata'ya genişleyen haritanın üzerine topladıkları materyallerle yepyeni bir alan yarattılar. Eski ve kulllanılmayan fakat perşembe pazarına ait olan bu materyalleri kullanarak tüm çarşının yakın gelecekte bu malzemeler gibi sadece bir kalıntı olarak kalacağına vurgu yapmak istediler.





 Piknik Eylemi:

Ülkemizde kamusal alan düzenlemelerinin kullanışsızlığına dikkat çekmek için oldukça kullanışsız bir kamusal alan olan Karaköy meydanında piknik eylemi düzenledik. Meydandaki saksıya hapsedilmiş ağaçları, aynı yöne doğru konumlandırılmış bankları; ülkemizde kavşaklarda, yol kenarlarında yapılan piknik ironisiyle anlatmak istedik.




Doğal yeşili olmayan dolayısıyla gölgesi olmayan meydana ufacık bir kumaş gererek kendimize dar bir gölge alan yarattık. Pikniğe dair bisiklet, hulahop, termos çay, karpuz, simit, top gibi materyallerle gerçek anlamda bir piknik yaptık ve insanların böyle bir meydanda şaşırıp neden bir piknik yaptığımıza merakla bakmalarını izledik ve bu duruma dikkat çekmek istedik.



Kamusal Alanda Denize Temas: 

Sahil kıyısında gün geçtikçe özelleştirme çalışmaları arttığı için insanların kıyıyla ilişkisi gün geçtikçe azalıyor ve bir kıyı şeridi boyunca yürüyemiyor, ilerleyemiyor ve birçok engelle karşılaşıyor. Bu duruma dikkat çekmek için piknik eylemimiz dahilinde kıyıda kendimiz denize ulaşmaya ve engelleri aşmaya çalışarak suyla temas etmeye çalıştık ve insanlarda bir farkındalık hissiyatı oluşması için çabaladık.



Kentimizde Kamusal Alanlarda bisiklet yollarının ve bisikletlerimizi güvenle bırakabileceğimiz bağlama noklarının eksikliğine vurgu yapmak için Mimarlar Odasının önüne bir bisiklet durağı maketi yaptık ve bu şekilde bu duruma dikkat çekmek ve farkındalık sağlamak istedik.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder